
Pulastraj mavi gözlü bir devdi, minnacık bir kadını sevdi, demeyeceğim.
Ama Pulastraj harbiden devdi üç yaşındaydı henüz. Kalbi güm güm yeni aşklar peşinde, en azından aşk sandığı şeyin peşinde.
Cücelerin kölesiydi bu iri çocuk. Dört arkadaşıyla birlikte, çalıştırırdı cüceler sabahdan akşama. Surlar yaptırırlardı, fakat güzel olmayınca söverdi cüceler. Cüceler kötüydü.
Bakın Pulastraj kendisine göre kibrit kutusu kadar büyüklüğünde, ama cüceler için bir ev büyüklüğündeki taşları üst üste koyup surlar yapıyor.
Şu yanında ona hiç pas vermeyen kız cüce varya, işte o Yurğah. Durun biraz geri saralım zamanı. Pulastraj sabah yine işe koyulmak için yol alıyordu, yanında annesiyle.
El ele tutuşmuş cüce sevgililer gördü Pulastraj, '' Bunlar ne yapıyo yahu ? '' Dedi annesine. Dev dilinde aşk yoktu, sevmek vardı sadece. '' Sevmek yapıyorlar küçük dev '' diye karşılık verdi annesi.
Gözleri büyüdü Pulastraj'ın, içinden, bende Yurğahla sevmek yapsam nasıl olur acaba dedi, tebessüm etti. Surların önüne işe koyulmaya gelmişlerdi, Pulastraj Yurğahın elini tuttu hemen, Yurğah yüzünü buruşturdu elini çekti.
Pulastraj'ın yüzü soldu, tebessümü dondu. Kendini işine verdi, hiç durmadan surlar yapıyordu sinirli bakışlarla.
Gece oldu bütün devler uyumaya gitti ama Pulastraj durmadı, duramadı devam etti büyüük surlar yapmaya. Yurğah gizlice onu izliyordu uzaktan. Komutan Cüce Pulastraj'ın yanına geldi '' Yavaaaş, O ne biçim taşları üst üste koymak ? Surları yıkacaksın '' Dedi, Pulastraj sinirli gözlerle komutana baktı, cüce gözlerini kaçırdı.
Devler toplama kamplarında ki yahudiler gibiydi, güçlüydüler fakat korkuyorlardı. Çok geçmeden komutan yanından ayrıldı Pulastrajun.
Yurğah mahçup olmuş bir şekilde yanına geldi bizim delikanlının. Pulastraj bir yandan işine devam etti, bir yandan göz ucuyla Yurğahı kesiyordu.
Döndü ve aniden '' Seni seviyorum '' Dedi Yurğah'a. Fakat devin sesi yüksekti bütün şehir duydu, cücelerin kahkaları yankılandı, Pulastrajın yanakları kızardı, Yurğah gözlerini kaçırdı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder